Emtia piyasaları geçtiğimiz haftayı dalgalı bir seyirle tamamlarken, altın fiyatları güvenli liman talebindeki zayıflama ve dolar endeksindeki yükselişin etkisiyle son altı ayın en kötü haftalık performansını sergiledi. ABD ile Çin’in gümrük vergilerini 90 günlüğüne azaltma kararı küresel piyasalarda risk iştahını artırırken, değerli metaller bu gelişmeden olumsuz etkilendi.
Altının ons fiyatı, ABD-Çin ticaret geriliminin geçici olarak azalmasıyla birlikte güvenli liman talebinin düşmesi ve doların güçlenmesi sonucunda yüzde 2,7’lik kayıpla 3.200 dolar seviyesine geriledi. Bu, 11 Kasım 2024’ten bu yana kaydedilen en düşük haftalık performans oldu. Analistler, faiz getirisi olmayan altının genellikle düşük faiz ortamlarında daha cazip hale geldiğini ancak mevcut para politikası belirsizliklerinin fiyatları baskıladığını belirtiyor.
ABD Merkez Bankası (Fed) Başkanı Jerome Powell, yaptığı açıklamada küresel ekonomide daha sık ve kalıcı arz şokları yaşanabileceğine dikkat çekerek, bankanın para politikası stratejisinde değişikliklerin gündeme gelebileceğini ifade etti. Nisan ayına ilişkin açıklanan ABD Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) ise aylık bazda yüzde 0,2 artarak beklentilerin altında kaldı. Bu durum piyasalarda ilk faiz indirimi beklentisinin eylül ayına ötelenmesine yol açtı.
ABD 10 yıllık tahvil faizi haftayı 5 baz puanlık artışla yüzde 4,44 seviyesinden tamamlarken, dolar endeksi yüzde 0,8 yükselişle 101,1 puana ulaştı. Doların güçlenmesi diğer değerli metaller üzerinde de baskı yarattı. Haftalık bazda platin yüzde 0,8, paladyum yüzde 1,6 ve gümüş yüzde 1,4 oranında değer kaybetti.
Baz metaller tarafında ise karışık bir tablo ortaya çıktı. ABD ile Çin arasında ticaret savaşlarının kısmen yatışması fiyatları desteklese de bazı metallerde yüksek stok seviyeleri fiyatlar üzerinde baskı yarattı. Chicago Ticaret Borsası’nda bakır stoklarının yıl başından bu yana yüzde 81 artması dikkat çekerken, Japonya merkezli Sumitomo Metal’in Batı Avustralya’daki Winu bakır-altın projesine yüzde 30 ortak olması sektörde uzun vadeli büyüme beklentilerini gündeme taşıdı.
Tezgah üstü piyasada libre bazında kurşun yüzde 1, çinko yüzde 1,3 ve alüminyum yüzde 2,4 oranında artarken; bakır yüzde 1,3, nikel ise yüzde 1,6 oranında değer kaybetti.
Petrol piyasasında ise fiyatlar yukarı yönlü hareket etti. ABD-Çin arasındaki ticaret gerginliğinin azalması, küresel büyüme beklentilerinin güçlenmesi ve Türkiye’nin ev sahipliğinde gerçekleşen Rusya-Ukrayna barış müzakereleri petrol fiyatlarını destekledi. Ayrıca ABD-İran nükleer anlaşmasına dair olumlu haber akışı da piyasada iyimserliği artırdı. Brent petrolün varil fiyatı yüzde 1,8 yükselirken, ABD’de işlem gören doğalgazın fiyatı yüzde 12,4 değer kaybetti. Çin’in sıvılaştırılmış doğal gaz (LNG) talebinde Ekim 2022’den bu yana en düşük seviyenin kaydedilmesi ve ABD menşeli kargoların Avrupa’ya yönelmesi bu düşüşte etkili oldu.
Tarım emtia piyasasında da dalgalı bir seyir izlendi. ABD Tarım Bakanlığı’nın yaptığı açıklamaya göre 58 bin 627 ton eski ve 746 bin 155 ton yeni mahsul buğday için “gizli” ihracat anlaşmaları yapıldı. Mısır’dan yapılan ihracat son 20 haftanın en yüksek seviyesine ulaşırken, kuraklık endişeleri yatırımcıların odağında kalmaya devam etti. Öte yandan Mısır ile Rusya arasında buğday ticaretine ilişkin ortak komite kurma planları da Karadeniz bölgesindeki arz dengesini etkileyebilecek önemli bir gelişme olarak değerlendiriliyor.
Bu gelişmeler doğrultusunda Chicago Ticaret Borsası’nda soya fasulyesi fiyatı yüzde 0,1, mısır yüzde 1,5 oranında gerilerken, pirinç yüzde 0,8 ve buğday yüzde 0,6 oranında değer kazandı.
Kakao fiyatları ise haftanın en dikkat çeken emtia kalemlerinden biri oldu. Batı Afrika’da yaşanan rekolte düşüşü, kalite sorunları, El Nino kaynaklı kuraklık ve sağanak yağışlar, limanlardaki sevkiyat yavaşlaması ve spekülatif pozisyonlardaki artış gibi etkenler kakao fiyatlarını yukarı taşıdı. Kakao fiyatı haftayı yüzde 18,9’luk artışla tamamlarken; şeker yüzde 1,2, kahve yüzde 5,7 ve pamuk yüzde 2,2 oranında değer kaybetti.