İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı Şekib Avdagiç, üretimde yeniden denge sağlanabilmesi için ekonomi politikalarında destekleyici araçların güçlendirilmesi gerektiğini belirterek, özellikle KOBİ’ler ve ihracatçı KOBİ’ler için erişilebilir ve uygun maliyetli finansman mekanizmalarının öncelik taşıdığını vurguladı.
İTO’nun 2025 yılının son olağan aylık Meclis toplantısında İstanbul iş dünyasının beklenti ve önerilerini paylaşan Avdagiç, sürdürülebilir büyüme hedefi doğrultusunda orta ve uzun vadeli ekonomi politikalarının yeni destek enstrümanlarıyla tamamlanması gerektiğini ifade etti. Bu kapsamda iş dünyasının beklentilerini beş ana başlık altında topladı.
Avdagiç, Kredi Garanti Fonlarının kapsamının genişletilerek kamu-özel sektör iş birliğiyle rekabetçiliği artırmaya yönelik dönüşüm programlarını da içermesinin önemine dikkat çekti. Özellikle modernizasyon, teknoloji ve enerji verimliliği yatırımlarına yönelik sabit faizli ve uzun vadeli kredi programlarının devreye alınması gerektiğini dile getirdi.
Kur dalgalanmalarına karşı reel sektörü koruyacak uygun maliyetli hedge ürün ve mekanizmalarının geliştirilmesinin önemine değinen Avdagiç, kısa vadeli vergi ve amortisman teşviklerinin yanı sıra yatırımları hızlandırıcı vergi indirimlerinin üretim kapasitesini artıracağını söyledi. Ayrıca, ağırlıklı olarak KOBİ’lerin yararlanabileceği banka dışı alternatif finansman kanallarının ve finansal derinleşmenin desteklenmesi gerektiğini vurguladı.
Alınacak bu önlemlerin hayata geçirilmesiyle Türkiye’nin daha yüksek katma değerli üretim yapabileceğini belirten Avdagiç, bunun ihracat ve istihdama da doğrudan olumlu yansıyacağını ifade etti.
2026 yılına ilişkin beklentilerini de paylaşan Avdagiç, 2025 yılında uygulanan politikaların sonuçlarının önümüzdeki yıl daha net görüleceğini belirterek, Türkiye ekonomisinin hükümetin kararlı adımlarıyla güçlü seyrini sürdüreceğini söyledi. Bölgesel ölçekte yeni bir gerilim yaşanmaması halinde Türkiye’nin çok kutuplu dünyada bölgesel bir lider olarak öne çıkacağını kaydetti.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 2026’yı “yapısal reformlar yılı” ilan etmesini memnuniyetle karşıladıklarını belirten Avdagiç, reel sektörün bu dönüşümü heyecanla beklediğini dile getirdi. Sanayiden teknolojiye, tarımdan enerjiye kadar geniş bir dönüşüm sürecinin Türkiye’nin rekabet gücünü artıracağını ifade etti.
Ekonomik göstergelere de değinen Avdagiç, Türkiye ekonomisinin 2025’in üçüncü çeyreği itibarıyla 21 çeyrektir kesintisiz büyüme trendini sürdürdüğünü, turizm gelirlerinin etkisiyle cari dengede daha ılımlı bir görünüm oluştuğunu aktardı. Doğrudan yabancı yatırımların ilk dokuz ayda 11,4 milyar dolara ulaşarak son 10 yılın en yüksek seviyesine çıktığını belirten Avdagiç, ihracatın yıl sonunda 270 milyar doların üzerine çıkmasının beklendiğini sözlerine ekledi.
