Türkiye’nin en büyük gıda buluşması WorldFood İstanbul – Uluslararası Gıda Ürünleri ve Teknolojileri Fuarı, 2-5 Eylül 2025 tarihleri arasında 33’üncü kez kapılarını açtı. TÜYAP Fuar ve Kongre Merkezi’nde gerçekleşen organizasyon, bu yıl da sektörün nabzını tutacak. 100 ülkeden 900’ün üzerinde satın almacıyı ağırlayacak fuara, 70 bini aşkın ziyaretçi ve yaklaşık 1.500 katılımcı bekleniyor.
İHBİR Başkanı Kazım Taycı, WorldFood İstanbul’un Türk gıda sektörünün dünyaya açılan en güçlü kapısı olduğuna dikkat çekerek, “Bu fuarı yalnızca bir ticaret platformu olarak değil, ülkemizin üretim gücünü ve ihracat kapasitesini dünyaya tanıtan en önemli vitrin olarak görüyoruz. Rekor katılım, Türkiye’nin gıda sektöründe uluslararası cazibe merkezi haline geldiğini kanıtlıyor.” ifadelerini kullandı.
Fuar; şekerli mamullerden kuruyemişe, süt ürünlerinden yağlara, unlu mamullerden et, tavuk ve deniz ürünlerine kadar geniş ürün gamıyla dikkat çekerken, dondurulmuş gıdalar, içecekler, meyve-sebze, sağlıklı ve organik ürünler, lojistik ve market ekipmanları da öne çıkan başlıklar arasında yer alacak.
ABD, Brezilya, İtalya, Fransa, Polonya, Çin, Hindistan, Güney Kore, Tayland, Endonezya, Mısır, Nijerya, BAE, Suudi Arabistan, Rusya, Gürcistan ve Arnavutluk gibi birçok ülkeden güçlü katılım beklenen fuar, uluslararası ticaret için eşsiz fırsatlar sunacak.
WorldFood İstanbul kapsamında; İHBİR, TGDF, ETÜDER ve sektörün öncü temsilcileri Türkiye Gıda Platformu çatısı altında bir araya gelecek. Ziyaretçiler ise etkinlik boyunca Türk mutfağının seçkin tatlarını deneyimleme şansı bulacak. Özel pişirme gösterileri, Baklava Show, lokum ve helva ikramları fuar atmosferine renk katacak.
"Rekor katılım sektörün gücünü ortaya koyuyor"
Türkiye gıda sektörünün yalnızca iç pazarda değil, küresel ölçekte de güçlü bir üretim ve ihracat kapasitesine sahip olduğunu vurgulayan Hububat, Bakliyat, Yağlı Tohumlar ve Mamulleri İhracatçı Birlikleri (İHBİR) Başkanı Kazım Taycı, sektörün yıllık ihracatının 28 milyar dolara dayandığını belirtti. Taycı, “Türk gıda ürünlerine dünya genelinde duyulan güven ve ilgi her geçen yıl artıyor. Bu güveni, kalitemiz, sürdürülebilir üretim anlayışımız ve zengin mutfak kültürümüzle inşa ediyoruz. WorldFood İstanbul’u da yalnızca bir fuar olarak değil, Türk gıda sektörünün vitrini, dünyaya açılan en güçlü kapısı olarak görüyoruz. Burada, onlarca farklı ülkenin satın almacısıyla doğrudan temas ediyor, yeni ticaret köprüleri kuruyor ve ihracatımızı daha da yukarı taşıyoruz. Bu yıl 100’den fazla ülkeden 900’ün üzerinde satın almacının fuara katılacak olması, Türkiye’nin gıda sektöründe nasıl bir cazibe merkezi haline geldiğinin en somut göstergesidir.” dedi.
"Dünyanın her noktasında erişilebilir olacağız"
Türkiye’nin gıda ve tarım alanında uzun yıllara dayanan birikimi, yüksek üretim kapasitesi ve geniş ürün çeşitliliğine dikkat çeken Taycı, 2028 için belirlenen 50 milyar dolarlık ihracat hedefini hatırlattı. “Amacımız, Türk gıda ürünlerini dünyanın her noktasında daha erişilebilir hale getirmek. Fuar da bu anlamda ihracatçılarımıza yeni ufuklar açacak en önemli uluslararası buluşmalardan biri olmayı sürdürüyor. Bizim hedefimiz yalnızca mevcut pazarlarda daha fazla pay almak değil, aynı zamanda yeni pazarlara açılarak Türk gıda ürünlerini küresel ölçekte daha görünür kılmak. İnovasyona, kaliteye, sağlıklı ve güvenilir üretime yaptığımız yatırımlarla hem ülke ekonomisine katkı sağlıyor hem de Türkiye’nin gastronomi değerlerini dünyaya tanıtıyoruz.” diye konuştu.
WorldFood İstanbul’un bu yıl Türkiye Gıda Platformu çatısı altında kültürel etkinliklere de ev sahipliği yapacağını kaydeden Taycı, “Baklava, lokum, helva ve geleneksel pişirme gösterilerimiz kültürümüzün dünyaya açılan en tatlı yüzünü temsil edecek. WorldFood İstanbul, yalnızca ticari değil aynı zamanda kültürel bir buluşma noktası olacak. Bu buluşmanın sektörümüzün küresel yolculuğuna yeni bir ivme kazandıracağına inanıyoruz.” ifadeleriyle sözlerini tamamladı.



