INTERCEM organizasyonu bu yıl 10. kez İstanbul’da düzenleniyor. Bu konferans, uluslararası çimento ticareti için en önemli platformlardan biri. Yıl içerisinde İstanbul dışında belirli, spesifik şehirlerde de gerçekleştiriliyor. Ancak böylesine önemli bir etkinliğe İstanbul’un ev sahipliği yapması biz Türk çimento üreticileri ve ihracatçıları için ayrı bir önem taşıyor.
Uluslararası çimento endüstrisinin en önemli organizasyonlarından biri olan INTERCEM Konferansı, Çimento, Cam, Seramik ve Toprak Ürünleri İhracatçıları Birliği (ÇCSİB) iş birliğiyle 10’uncu kez İstanbul’da gerçekleştiriliyor. 10-11 Eylül tarihlerinde düzenlenen etkinliğin açılışını INTERCEM CEO’su Malcolm Shelbourne ile ÇCSİB Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Abdulhamit Akçay yaptı.
Açılışta mikrofonlarımıza konuşan Akçay, konferansın sektör açısından önemine vurgu yaparak, “INTERCEM organizasyonu bu yıl 10. kez İstanbul’da düzenleniyor. Bu konferans, uluslararası çimento ticareti için en önemli platformlardan biri. Yıl içerisinde İstanbul dışında belirli, spesifik şehirlerde de gerçekleştiriliyor. Ancak böylesine önemli bir etkinliğe İstanbul’un ev sahipliği yapması biz Türk çimento üreticileri ve ihracatçıları için ayrı bir önem taşıyor.” şeklinde konuştu.
Akçay, İstanbul’un hem ikonik kimliği hem de Türkiye’nin çimento sektöründeki güçlü konumuyla konferansın en çok ilgi gören duraklarından biri olduğunu ifade ederek,
“İstanbul, hem ikonik bir şehir olması hem de Türk çimento sektörünün dünya çimento sektöründeki güçlü yeri sayesinde, INTERCEM’in en fazla ilgi gören durağı oluyor. Bu yıl da katılımcı sayısında rekor kırılmasını bekliyoruz. Bugün ve yarın dünyanın dört bir yanından çimento ticareti oyuncularını, üreticilerini burada ağırlayacağız. Bu da Türkiye’nin uluslararası çimento sektöründeki önemini bir kez daha vurgulamak için büyük bir fırsat.” ifadelerini kullandı.
Türkiye’nin küresel ölçekteki konumuna dikkat çeken Akçay, ülkenin ikinci büyük ihracatçı olduğunu belirtti:
“Türkiye, dünyanın en büyük ikinci çimento ve klinker ihracatçısı. Dolayısıyla hem uluslararası trendlerin şekillenmesinde hem de çimento ve klinkere ihtiyaç duyan ülkelerin tedarikinde çok önemli bir konumda. Özellikle Akdeniz ve Atlantik hattında vazgeçilmez bir tedarikçiyiz.”
Konferansın gündemine ilişkin bilgi de veren Akçay, iki gün boyunca sektörün tüm dinamiklerinin masaya yatırılacağını söyledi:
“Konferansta sektörün bugünkü durumunu, uluslararası piyasalardaki gelişmeleri, politikaları, beklentileri ve trendleri ele alacağız. Bunun yanı sıra sektörün geleceğini etkileyecek yeni teknolojiler de masaya yatırılacak. Yani iki gün boyunca dünya çimento sektörü, hem mevcut durumu hem de geleceğe yönelik stratejileri burada tartışacak.”
Türkiye’nin ihracatta öne çıktığı pazarlara da değinen Akçay, üç ana kıtanın öne çıktığını kaydetti:
“Türkiye’nin aktif olarak tedarikçi olduğu üç ana pazar var: Kuzey Amerika, Avrupa ve Afrika. Bu coğrafyalardan hem üreticiler hem de ithalatçılar konferansa katılıyor.”
Son 8 aylık ihracat verilerini paylaşan Akçay, sektörün güçlü performansına dikkat çekti:
“Türkiye’nin ilk 8 aylık verilerine baktığımızda çimento ihracatında bir önceki yıla göre %20 oranında büyüme görüyoruz. Bu büyümenin en önemli nedeni sektörün sahip olduğu stratejik avantajlar: güçlü kapasite, istikrarlı hizmet ve yüksek ürün kalitesi. Dünyadaki tüm oyuncular Türkiye’nin bu gücünü biliyor ve bu yüzden ülkemize özel bir ilgi gösteriyor.”
Önümüzdeki döneme dair beklentilerini de açıklayan Akçay, konferansın ticari anlaşmalar için kritik bir zemin sunduğunu vurgulayarak,
“Önümüzdeki yıl için yapılacak görüşmelerin ve sözleşme müzakerelerinin de bu konferansta hız kazanacağını düşünüyoruz. İstanbul’un bu süreçte ev sahibi olması, Türkiye’nin uluslararası çimento ticaretindeki konumunu daha da güçlendirecektir.” ifadelerini kullandı.


