Bursa Ticaret ve Sanayi Odası’nda (BTSO) düzenlenen eğitim sektörü istişare toplantısında, sektörün geleceğini şekillendirecek yeni yaklaşımlar, beklentiler ve ihtiyaçlar ele alındı. BTSO Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Burkay, küresel rekabetin hızla değiştiği bir dönemde eğitimde yenilikçi iş modellerinin artık zorunluluk haline geldiğini söyledi. Burkay, “Sadece bilgiyi aktaran değil, bilgiyi üreten bir eğitim yapısına yönelmek zorundayız. Gelecek 50 yılda rekabet gücümüzü artıracak yetkinliklere alan açan yeni modeller geliştirmeliyiz.” ifadelerini kullandı.

Toplantı, BTSO 59. Meslek Komitesi öncülüğünde BTSO Ana Hizmet Binası’nda yapıldı. Eğitim Konseyi Başkanı Gıyasettin Bingöl, Meclis Üyesi Orhan Adanur, Komite Başkanı Hasan Temelli, Komite Üyesi İsmail Güler ile özel okul, kurs ve anaokulu temsilcilerinin yer aldığı programda; sektörel talepler, güncel sorunlar ve çözüm önerileri gündeme alındı. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Bursa Rehberlik ve Teftiş Grup Başkanı Gökhan Kuzu ile Baş İş Müfettişi Volkan Avcı da katılımcıların teftiş süreçlerine yönelik sorularını cevapladı.

“Toplumların Dönüşüm Gücü Eğitimden Geçiyor”

BTSO Başkanı İbrahim Burkay, eğitimin yalnızca bireysel değil toplumsal gelişimin temel taşı olduğunu vurguladı. “Bir ülkenin kültürden sanayiye kadar tüm alanlarda yükselebilmesi, küresel rekabeti yakalayacak bir eğitim sistemine bağlı” diyen Burkay, 59. Meslek Komitesi’nin bu alandaki çalışmalarının önemine dikkat çekti.

Eğitimde yapısal dönüşüm ihtiyacını vurgulayan Burkay, artan maliyetlerin sektör üzerinde ciddi yük oluşturduğunu belirterek şu değerlendirmeyi yaptı:
“Bugün eğitim dışı harcama kalemleri —bina, servis, yemek gibi— toplam maliyetin neredeyse yarısına ulaşmış durumda. Yapay zekâ teknolojileri ise öğretmenlik kavramını bile yeniden tanımlıyor. Bu yüzden eğitime tamamen yeni bir bakış açısıyla yaklaşmamız gerekiyor. Nüfus olarak yaşlanıyoruz ancak dünyadaki değişimi doğru okumalıyız.”

“Bilgiyi Üreten Ülkeler Yarışı Önde Bitirecek”

İBB Gençlik Ofisleri’nde yeni eğitim dönemi için başvurular başladı
İBB Gençlik Ofisleri’nde yeni eğitim dönemi için başvurular başladı
İçeriği Görüntüle

Burkay, küresel güç dengelerinin nüfus, üretim kapasitesi ve insan kaynağındaki gelişmelere göre yeniden şekilleneceğini belirtti. Çin’in üretim gücü ve nüfus avantajıyla dünya ticaretinde belirleyici konuma yükseldiğini hatırlatarak şöyle devam etti:
“Fütüristler, önümüzdeki 50 yıl içinde mevcut G-7 yapısının değişeceğini öngörüyor. Çin’in nüfusu ve üretim kabiliyeti, küresel ticareti etkileyen en kritik faktörlerden biri. Sizler toplumu dönüştüren, geleceğin vizyonunu oluşturan insanlarsınız. Bu nedenle eğitimde yapılacak her yenilik, ülkemizin rekabet gücünü doğrudan etkileyecek.”

“2026 Özel Eğitimde Güven Tazeleme Yılı Olacak”

BTSO Eğitim Konseyi Başkanı Gıyasettin Bingöl, Bursa’nın sanayi, ticaret ve turizm alanlarının yanında güçlü bir eğitim kenti olduğuna dikkat çekti. Kentte özel öğretim kurumlarında yaklaşık 75 bin öğrencinin eğitim gördüğünü belirten Bingöl, 2026 yılını “güven tazeleme yılı” olarak ele alacaklarını söyledi.

Bingöl, Nisan 2026’da Uludağ’da kapsamlı bir eğitim zirvesi planladıklarını ve bu organizasyonu geleneksel hale getirmeyi hedeflediklerini açıkladı. BTSO Başkanı Burkay’ın yıllardır eğitim sektörüne önemli katkılar sunduğunu vurgulayarak, “Pandemi döneminden servis fiyatlarına kadar pek çok sorun bu çatı altında çözüldü. Başkanımızın sektöre büyük emeği var.” dedi.

Özel Öğretimde “Arz Artıyor, Talep Azalıyor”

Komite Üyesi İsmail Güler ise Bursa’daki özel öğretim kurumlarına ilişkin güncel verileri paylaştı. 2022–2023 döneminde 373 bin olan anaokulu öğrenci sayısının 2025–2026 döneminde 218 bine düştüğünü ifade eden Güler, buna karşın okul sayısının 4253’ten 4282’ye yükseldiğini aktardı.

Aynı dönemde ilkokul birinci sınıfa başlayan öğrenci sayısının 102 binden 75 bine gerilediğini söyleyen Güler, “Son yıllara kadar talep yüksek, arz düşüktü. Artık durum tersine döndü. Öğrenci sayısı azalırken okul sayısı artmaya devam ediyor. Sektörün sürdürülebilirliği için daha katma değerli, farklılaşmış bir eğitim vizyonu oluşturmak zorunlu hale geldi.” değerlendirmesinde bulundu.