Uzmanlar, iklim krizinin etkilerinin her geçen yıl daha fazla hissedildiğini belirterek, önümüzdeki dönemde gıda fiyatlarındaki baskının artabileceğine dikkat çekiyor.
İklim değişikliğinin tarım üzerindeki etkileri Türkiye genelinde belirginleşiyor. 2025 yılı, zirai don ve kuraklık gibi iklim olaylarının etkisiyle olağanüstü bir yıl olarak kayıtlara geçti. Tarım yazarı Ali Ekber Yıldırım, NTV’de yer alan değerlendirmesinde, meyve fiyatlarındaki sert artışın temelinde iklim kaynaklı üretim düşüşlerinin yattığını ifade etti. Özellikle kiraz ve kayısı üretiminde yaşanan kayıplar dikkat çekerken, bu ürünlerdeki düşüşler iç piyasada fiyatları zirveye taşıdı.
Zirai Don ve Kuraklık Üretimi Vurdu
Yıldırım, Türkiye’nin dünya lideri olduğu kiraz ve kayısı üretiminde bu yıl büyük kayıplar yaşandığını belirtti. Zirai don olayları nedeniyle bazı bölgelerde meyve bahçeleri tamamen zarar görürken, kuraklık da sulama kaynaklarını sınırlandırarak verimi ciddi biçimde düşürdü. Bazı üreticiler, “Evimizde yiyecek ürünümüz bile yok,” diyerek yaşadıkları üretim krizini dile getiriyor.
Ambalajlı Gıda Ürünlerine de Yansıyacak
Meyve üretimindeki azalma yalnızca taze meyve fiyatlarını değil, meyve bazlı ambalajlı gıda ürünlerinin maliyetlerini de yukarı çekmeye başladı. Reçel, meyve suyu, marmelat ve kuru meyve ürünlerinde fiyat artışları kaçınılmaz görünüyor. Bu durumun hem iç piyasada tüketici fiyatlarını artıracağı hem de ihracatta rekabet gücünü zayıflatabileceği ifade ediliyor.
Kuru Meyvede Liderlik Tehlikede mi?
Türkiye’nin kuru meyvede kayısı, üzüm ve incir gibi ürünlerde dünyada lider ülke konumunda olduğunu hatırlatan Yıldırım, bu avantajın sürdürülebilirliği için iklim krizine karşı daha etkin önlemler alınması gerektiğini vurguladı. Özellikle Malatya ve çevresinde kayısı üretimi büyük risk altında. İklim koşullarının gelecekte daha da sertleşmesi durumunda bu liderliğin zora girebileceği değerlendiriliyor.
Tarım Politikalarında Acil Dönüşüm Çağrısı
Uzmanlar, sürdürülebilir tarım uygulamalarının yaygınlaştırılması, üretici desteklerinin artırılması ve tarımda iklim risklerine karşı daha dirençli altyapıların oluşturulması çağrısında bulunuyor. Aksi halde yalnızca fiyat artışlarıyla değil, gıda güvenliği sorunuyla da karşı karşıya kalınabileceği belirtiliyor.
Sonuç: İklim Krizi Gıda Ekonomisini Şekillendiriyor
Meyve fiyatlarındaki olağanüstü artış, iklim krizinin tarım sektörü üzerindeki etkilerini açıkça ortaya koyuyor. Zirai üretimdeki bu kırılgan yapı, yalnızca üreticileri değil, tüketicileri ve ihracatçıları da doğrudan etkiliyor. 2025 yılı, Türkiye tarımı açısından kritik bir uyarı niteliğinde. Gerek üretim planlamasında gerekse iklim politikalarında radikal adımların atılması gerektiği her zamankinden daha açık.


