Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, Türkiye-Afrika İş ve Ekonomi Forumu kapsamında düzenlenen “Teknoloji, Dijital Ticaret ve Üretim” panelinde yaptığı konuşmada, Türkiye ile Afrika arasındaki ekonomik ilişkilerin son 20 yılda tarihi bir dönüşüm yaşadığını vurguladı.

Bakan Kacır, Afrika’daki Türk yatırımlarının 2003 yılında 100 milyon dolar seviyesindeyken bugün 10 milyar doları aştığını belirterek, Türkiye’nin modern ulaşım ve üretim altyapısıyla küresel tedarik zincirlerinde başat bir konuma yükseldiğini söyledi: “Modern ulaşım altyapımızın sağladığı hız, Türkiye’yi küresel üretim ve lojistik ağlarının merkezine taşıdı. Türkiye-Afrika ortaklığını kalıcı refah ve adil kalkınma ekseninde yeni bir seviyeye ulaştırmayı hedefliyoruz.”

Kacır, forumun Türkiye ile Afrika arasında yeni ticaret köprülerinin kurulmasına zemin hazırladığını ifade ederek, iki taraf arasındaki ilişkilerin tarihi bağlar ve ortak değerler üzerine inşa edildiğini dile getirdi.

“Türkiye ve Afrika Yeni Küresel Dengenin Kalbinde”

Dünya ekonomisinde güç merkezinin yeniden şekillendiğini belirten Kacır, Türkiye ile Afrika’nın bu yeni dengede stratejik bir konumda olduğunu söyledi: “Dünya ekonomisinin ağırlık merkezi Batı’dan Doğu’ya, kuzeyden güneye kayarken; Türkiye, Afrika’yla birlikte bu dönüşümün kalbinde yer alıyor. Ortak medeniyet değerleri ve güçlü dostluk bağları, iş birliğimizin en sağlam temeli.”

Kacır, geçmişte yaşanan durgunluk döneminin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde aşıldığını belirterek, iki taraf arasında diplomatik, ticari ve insani bağların yeniden canlandığını ifade etti: “Diplomatik temsilciliklerimizin sayısı arttı, Türk Hava Yolları Afrika’yı dünyaya bağlayan bir köprü haline geldi, TİKA’nın projeleri kıtayla aramızdaki muhabbeti daha da güçlendirdi.”

“Ticarette Güven ve İvme”

Kacır, Türkiye ile Afrika arasındaki ekonomik ilişkilerin artık kısa vadeli bir yakınlaşma değil, kurumsallaşan ve kalıcı bir stratejik ortaklık haline geldiğini vurguladı: “Afrika’daki Türk girişimcilerin doğrudan yatırımları 10 milyar doları aştı. Bu ivme, ortaklığımızın köklü ve gelecek kuşaklara miras bırakılacak bir nitelik kazandığını gösteriyor.”

“Afrika’da Kazanıyor, Türkiye’de Kazanıyor”

Bakan Kacır, Türk müteşebbislerin Afrika kıtasında birçok sektörde aktif rol üstlendiğini belirterek, iki tarafın da bu iş birliklerinden kazanç sağladığını söyledi: “Bugün Afrika’nın dört bir yanında Türk girişimciler; altyapıdan enerjiye, tarımdan dijital hizmetlere uzanan geniş bir alanda üretim yapıyor, istihdam sağlıyor. Afrika’da kazanıyor, Türkiye’de kazanıyor.”

Kacır, iki kıta arasındaki ekonomik potansiyelin henüz başlangıç aşamasında olduğunu vurguladı: “Bugüne kadar gerçekleştirdiğimiz projeler yalnızca bir mukaddime niteliğinde. Şimdi hedefimiz; yatırımı, üretimi ve ticareti daha da ileri taşıyarak Türkiye-Afrika ortaklığını kalıcı refah ve adil kalkınma temelinde güçlendirmek.”

Son olarak, Türkiye’nin sanayi, Ar-Ge ve inovasyon kapasitesinin Afrika ile iş birliğinde önemli bir dayanak oluşturduğunu belirten Kacır, “Güçlü üretim altyapımızı ve teknoloji ekosistemimizi Afrika ülkeleriyle paylaşarak birlikte büyük hedeflere yürüyoruz.” dedi.

“MADE İN TÜRKİYE” DAMGASI: Güneş panelinden ticari araçlara, beyaz eşyadan demir çeliğe pek çok alanda, Avrupa değer zincirlerinin en önemli oyuncuları arasındayız. Türkiye bugün Çin’den sonra, Orta Avrupa’ya kadar uzanan geniş kuşakta, en fazla çeşit ürünü rekabetçi şekilde en fazla ülkeye ihraç edebilen ülkedir. Dünyanın dört bir yanında, “Made in Türkiye” damgasını taşıyan ürünlerimiz, yalnızca yüksek kalite ve dayanıklılıklarıyla değil; aynı zamanda uygun maliyet, hızlı teslimat ve güvenilir tedarik avantajlarıyla tercih ediliyor. İnşa ettiğimiz Ar-Ge ve inovasyon altyapımızla teknoloji geliştirme ve üretmede önemli kazanımlar elde ettik.

ÜRETEN VE İHRAÇ EDEN YERLİ SANAYİ: İHA’dan helikopterlere, kara ve deniz platformlarına, hava savunma sistemlerinden beşinci nesil savaş uçağına uzanan geniş bir yelpazede ürünleri tasarlayan, geliştiren, üreten ve rekabetçi şekilde ihraç eden yerli ve millî bir savunma sanayiine sahibiz. Otomotiv üretiminde sahip olduğumuz 60 yıllık birikimle, yıllık 1 buçuk milyon araç üretim düzeyiyle, yerli ve milli elektrikli otomobilimiz Togg ile bu sektörün öncü ülkeleri konumundayız. Otomotiv sektörünün geleceğine yön veren, öncü ve güçlü bir oyuncu olma yolunda TOGG, en önemli adımlarımızdan biri oldu. Uydu teknolojisindeki tasarım, test ve mühendislik kabiliyetlerimizin eseri yerli ve milli haberleşme uydumuz Türksat 6A hizmete girdi. Dünyada kendi haberleşme uydusunu üretebilen 11 ülke arasında yerimizi aldık. Biliyoruz ki bu ivme devam edecek. Çünkü; ülkemizde yenilikçi teknoloji girişimlerinin filizlenmesi ve küresel ölçekte başarı hikayelerine dönüşmesi için güçlü bir altyapı inşa ettik.

AFRİKA ÜLKELERİYLE İŞ BİRLİKLERİ HEDEFİ: Dünya’da bugün itibariyle 44 ülke en az gelişmiş ülke statüsünde yer alıyor. Maalesef bunun 32’si Afrika ülkesi. Bu durumun tarihi sebeplerini hepimiz çok iyi biliyoruz. Ve yine biliyoruz kalkınma için en temel ihtiyaçlar olan yer altı ve yer üstü zenginlikler, insan potansiyeli Afrika kıtasında fazlasıyla mevcut. Ülkemizi muasır medeniyetler seviyesinin de üzerine taşırken; Afrika ülkeleriyle yol arkadaşlığı hedefliyoruz. Ülkemizin sanayi, teknoloji ve inovasyondaki tecrübesini ortak ve müreffeh bir gelecek için Afrikalı dostlarımızla paylaşmaya hazırız. Bir tarafın üretici diğer tarafın daima müşteri olarak kaldığı hegemonik ilişkiler yerine; birlikte geliştirme, birlikte üretme yaklaşımıyla tesis edilen iş birlikleri kurmayı arzuluyoruz. İnanıyorum ki üretimden araştırma altyapılarına, nitelikli insan kaynağından inovasyon kültürüne uzanan pek çok alanda sahip olduğumuz kapasite ve kabiliyeti birlikte geliştirecek adımlarımızla coğrafyalarımızın dayanıklılığını ve rekabet gücünü daha ileriye taşıyacağız.

AFRİKALI YATIRIMCILARA ÇAĞRI: Üyesi olduğumuz Gümrük Birliği ve imzaladığımız serbest ticaret anlaşmaları sayesinde; yatırımcılara, yüksek alım gücüne sahip, bir milyardan fazla tüketiciye hızlı ve güvenli erişim imkânı sağlıyoruz. Türkiye’den dünyanın başlıca talep merkezlerine sadece birkaç saatlik mesafedeyiz. İstanbul’dan dört saatlik bir uçuş yarıçapı içinde 32 trilyon dolarlık devasa bir ekonomi yer alıyor. Modern ulaşım altyapımızın sağladığı hız, güven ve kesintisiz akış, Türkiye’yi küresel üretim ve lojistik ağlarının merkezi haline getirdi. İnsan kaynağımız en büyük değerimiz. Dünyanın gelişmiş birçok ülkesine nazaran 10-15 yaş daha genç bir nüfusa sahibiz. Teşvik sistemimiz yatırımcıların çok boyutlu ihtiyaçlarını adreslerken aynı zamanda öngörülebilirlik ve maliyet avantajı sunuyor. Türkiye'yi sadece bir yatırım destinasyonu değil aynı zamanda başarı yolculuklarında stratejik ortak olarak gören tüm Afrikalı yatırımcıları ülkemize davet ediyoruz. Sanayi ve Teknoloji Bakanı olarak; Afrikalı yatırımcılara, sanayi ve teknoloji şirketlerine Türkiye’de en yüksek özenin ve desteğin gösterilmeye devam edeceğini özellikle vurgulamak istiyorum.

TİM Başkanı Gültepe: "Yeni Pazarlarda Yolumuza Hız Kesmedan Devam Ediyoruz"
TİM Başkanı Gültepe: "Yeni Pazarlarda Yolumuza Hız Kesmedan Devam Ediyoruz"
İçeriği Görüntüle

AFRİKA’NIN DİJİTAL ALTYAPISI: Afrika’nın tarihini hepimiz çok iyi biliyoruz. Afrika maalesef çok uzun bir dönem kendi kaynaklarını, kendi imkanlarıyla değere dönüştürme fırsatı elde edemedi. Pek çok ülke Afrika’nın kaynaklarını sömürdü. Yarının Afrika’sını inşa ederken, Afrika’nın verisinin Afrika için değere dönüşmesini, başkalarınca sömürülmemesini sağlayacak adımların çok önemli olacağını değerlendiriyoruz. Türkiye olarak yüksek teknoloji alanlarında, öz yeterliliğini tahkim etmiş bir ülke olarak, Afrikalı dostlarımızın bu süreçte yanında olmaya, dijital ekonominin altyapısını birlikte inşa etmeye ve bu alanda katma değer sağlayacak ortak girişimleri güçlü şekilde desteklemeye hazır olduğumuzu ifade etmek isterim.