Yeni İnovasyon Merkezi; müşteriler, iş ortakları ve start-up’ları bir araya getirerek Orta Doğu ve Afrika (MEA) Bölgesi için ölçeklenebilir çözümlerin geliştirileceği, aynı anda 120 katılımcıyı ağırlayabilecek şekilde konumlandırıldı. DHL Supply Chain ise küresel tedarik zincirlerini daha da güçlendirmek ve Doğu ile Batı arasında stratejik bir geçit oluşturmak amacıyla 55 bin metrekarelik, çok kullanıcılı bir depo için 120 milyon Avro tutarında yatırım gerçekleştiriyor. Bu adımlar, DHL’in bölgedeki varlığını daha da genişletiyor.
13 Aralık 2025 – DHL Group, Dubai South’ta genişletilen Orta Doğu ve Afrika (MEA) İnovasyon Merkezi’nin resmi açılışını gerçekleştirerek, bölge genelinde lojistiğin geleceğini şekillendirmeye yönelik yatırımlarını yeni bir aşamaya taşıdı. Buna paralel olarak DHL Supply Chain, aynı lojistik bölgede yer alacak çok kullanıcılı yeni bir depo için 120 milyon Avroluk yatırım yapacağını duyurdu. Karbon nötr olarak faaliyet gösterecek tesis, İnovasyon Merkezi’ne ve yakında hizmete girecek Al Maktoum Uluslararası Havalimanı’na stratejik yakınlığıyla dikkat çekiyor. İnovasyon ve operasyonların aynı merkezde buluşmasını sağlayan bu gelişmeler, DHL’in Dubai’deki ve Birleşik Arap Emirlikleri genelindeki ayak izini büyütürken, şirketin bölgeye yönelik uzun vadeli taahhüdünü de güçlendiriyor.
DHL Ticari İşler Direktörü ve DHL Müşteri Çözümleri ve İnovasyon Başkanı Katja Busch, Orta Doğu ve Afrika’nın DHL için en dinamik bölgelerden biri olduğuna dikkat çekerek, mobil bir yapı olarak başlayan İnovasyon Merkezi’nin artık kalıcı bir merkez hâline gelmesinin önemini vurguladı. Busch, dünyanın yalnızca dört noktasında bulunan DHL İnovasyon Merkezleri’nden biri olan bu yapının, MEA ve BAE’ye duyulan güvenin güçlü bir göstergesi olduğunu belirtti ve merkezin, müşterilerin iş birliği ve ileri inovasyon yoluyla hızla değişen lojistik ortamda yol almalarına katkı sunduğunu ifade etti.
DHL Supply Chain MEA CEO’su Orkun Saruhanoğlu ise Dubai South serbest bölgesindeki yeni çok kullanıcılı deponun, inovasyon ile operasyonları birbirine daha da yaklaştırarak bölgesel varlığı pekiştirdiğini söyledi. Ticaretin geleceğini şekillendirmek üzere tasarlanan bu ileri teknoloji tesisin, küresel tedarik zincirlerini güçlendireceğini ve Doğu ile Batı arasında kritik bir köprü görevi üstlenerek kontratlı lojistik geçidi olarak hizmet vereceğini belirten Saruhanoğlu, müşterilerin entegre çözümler ve inovasyon sayesinde verimlilik, sürdürülebilirlik ve büyüme kazanımı elde edeceğini dile getirdi.
DHL Supply Chain Türkiye Genel Müdürü Buket Cox da bu gelişmenin, Doğu ile Batı’yı daha etkin biçimde birbirine bağlamayı ve küresel tedarik zincirlerini güçlendirmeyi hedeflediğini ifade etti. Stratejik konumu ve sunduğu kapsamlı hizmetlerle yeni merkezin müşterilere benzersiz bir değer sunacağını belirten Cox, Türkiye’de 2017 yılından bu yana Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından akredite edilmiş Ar-Ge merkezlerinde yürütülen çalışmalarla lojistikte inovasyonu desteklediklerini, yeni İnovasyon Merkezi’nden çıkacak çalışmaların etkisini görmekten heyecan duyduklarını söyledi.
MEA’nın kalbinde konumlanan DHL MEA İnovasyon Merkezi, 1.700 metrekarelik alanı ve iş birliğini esas alan yapısıyla öne çıkıyor. Merkez; müşteriler, iş ortakları, start-up’lar ve akademik kurumları bir araya getirerek fikir alışverişini teşvik etmeyi, gelişmekte olan teknolojileri keşfetmeyi, ölçeklenebilir çözümleri test etmeyi ve gerçek lojistik sorunlara yanıt veren inovasyonları birlikte geliştirmeyi amaçlıyor. Toplantı ve atölye alanlarıyla donatılan merkez, aynı zamanda lojistik dönüşüm için bölgesel bir referans noktası olma niteliği taşıyor. Köln, Singapur ve Chicago’daki küresel DHL İnovasyon Merkezleri ağına entegre olan yapı, bölgeler arası iş birliğini ve yeni nesil lojistik çözümlerinin ölçeklenebilir biçimde geliştirilmesini mümkün kılıyor.
Dubai South’ta hayata geçirilecek yeni kontratlı lojistik geçidi kapsamında DHL Supply Chain, 96 bin metrekarelik bir arazi üzerinde 38 yıllık bir süreyi kapsayan, kiralama taahhütlerini de içeren 120 milyon Avroluk bir anlaşmaya imza attı. Proje, 55 bin metrekarelik çok kullanıcılı depo alanı ve ek ofisleri kapsayacak şekilde planlandı. Dünyanın en büyük havalimanı olması hedeflenen Al Maktoum Uluslararası Havalimanı’na yakın konumda yer alacak tesisin inşaatına 2026’nın ilk çeyreğinde başlanması, tamamlanmasının ise 2027 yazında gerçekleşmesi öngörülüyor. DHL Supply Chain, yüzde 100 net sıfır karbonlu depolama operasyonlarıyla müşterilerinin karbon ayak izlerini azaltmalarına katkı sağlamayı hedefliyor. Farklı sektörlerden müşterilere hizmet verecek tesis, yüksek değerli ürünleri sıkı güvenlik ve operasyonel standartlar altında işleyecek.
Yeni depo yatırımı ve MEA İnovasyon Merkezi’nin açılışı, DHL’in bölgesel büyüme stratejisini destekleyen daha geniş kapsamlı altyapı yatırımlarının da önemli bir parçasını oluşturuyor. Şirket, bu yılın başlarında Orta Doğu için 500 milyon Avro, Sahra Altı Afrika için ise 300 milyon Avro kaynak ayırdığını açıklamış ve bu çok yıllı yatırım planını hızla hayata geçirmeye başlamıştı.
