Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) tarafından bu yıl “Konnektivite: Order–Disorder–Reorder” temasıyla düzenlenen ve Türkiye’nin geleceğe yön veren en kapsamlı vizyon etkinliklerinden biri olarak kabul edilen Vizyoner’25, Atatürk Kültür Merkezi’nde başladı. Etkinliğe katılan DHL Express Türkiye CEO’su Volkan Demiroğlu, hem panelde yaptığı değerlendirmeler hem de lojistiğin geleceğine ilişkin öngörüleriyle dikkat çekti.
Demiroğlu, AKM sahnesinde konuşmanın kendisi için ayrı bir anlam taşıdığını belirterek, “Atatürk Kültür Merkezi’nde sahneye çıkmak benim için çok özel ve güzeldi. MÜSİAD’ın bu sene seçtiği tema, DHL adına bizim vizyonumuzla çok örtüşen bir tema. Bizim mottomuzda da ‘konektivite’ yer alıyor. DHL olarak ana amacımız insanları birleştirmek, hayatları iyileştirmek ve ticareti geliştirerek insanlığa fayda sağlamak. Bu nedenle bugün burada olmak ve bu temayı konuşmak benim için çok değerliydi” dedi.
Üç bini aşkın katılımcıya hitap ettiğini vurgulayan Demiroğlu, “Bu kadar büyük bir topluluğa ilk kez konuşma fırsatım oldu. Yanımda çok değerli panelistler vardı, onlardan da birçok şey öğrendim. Umarım anlattıklarım özellikle katılımcılara, öğrencilere, gençlere fikir vermiş ve faydalı olmuştur” ifadelerini kullandı.
“Belirsizlikleri yönetmek, geleceği okuyabilmekten geçiyor”
Panelde öne çıkan başlıklara değinen Demiroğlu, dünyada artan belirsizliklere, savaşlara ve küresel ticarette yaşanan kırılmalara dikkat çekerek, “Bunların ticarete hem olumlu hem de olumsuz yansımaları oluyor. Asıl soru, bu etkileri nasıl yöneteceğimiz. Biz bundan beş sene önce belirli öncelikleri, temaları belirleyerek çalışmıştık ve bu sayede pandemiyi başarılı bir şekilde atlattık” şeklinde konuştu.
Pandemi döneminde servis kalitesini koruyarak normal dönemin iki-üç katı hizmet sunduklarını aktaran Demiroğlu, “Fiyat modelimizi de o belirsizlik ortamında değiştirmedik. Bu hazırlıklarımız sayesinde pandemiyi başarıyla yönettik” dedi.
2030 Stratejisi: Yapay zekâ, verimlilik ve yeni iş modelleri
DHL’in küresel ölçekte yürüttüğü dijital dönüşüm çalışmalarından söz eden Demiroğlu, “Önümüzde 2030 stratejimiz var ve soruların çoğu bunun üzerinde yoğunlaştı. Yapay zekâ ile birlikte değişen süreçleri iyileştirmeye yönelik pilot çalışmalarımız var” dedi.
Türkiye’de robotik uygulamalarla depo iş gücünde dönüşüm sağladıklarını ifade eden Demiroğlu, “Depo çalışan sayımız azaldı ancak aynı dönemde teknisyen, sort merkezi gibi alanlarda yeni pozisyonlar ortaya çıktı. İnsanlara daha iyi iş imkânları doğdu. Yapay zekânın insana karşı bir tehdit olduğunu düşünmüyorum; eninde sonunda insana faydalı olmak için üretiliyor” sözleriyle teknolojinin istihdam üzerindeki etkilerine vurgu yaptı.
Yapay zekâyı etkin kullanan şirketlerin hem maliyet avantajı hem de yüksek servis kalitesi sunabildiğini belirten Demiroğlu, “Bu da özellikle ihracatçılar için büyük avantaj. Ülke bazında baktığımızda da bunu iyi yöneten ülkeler ihracatçısına daha çok katkı sağlıyor. Bizim de hedefimiz bu” dedi.
“DHL her yıl 2 milyar Euro’yu dijitalleşmeye ayırıyor”
DHL’in 220 ülkede 600 binden fazla çalışanıyla dijital stratejilerini uzun yıllardır sistematik biçimde uyguladığını vurgulayan Demiroğlu, “DHL her yıl yaklaşık 2 milyar Euro’yu dijitalleşmeye ayırıyor ve bunun meyvelerini topluyor” dedi.
ABD’deki tarife değişikliği döneminde HappyRobot ile birlikte yürüttükleri çalışmaların önemli sonuçlar verdiğini aktaran Demiroğlu şu açıklamayı yaptı: “Vergi toplama, ödeme, dağıtım ve çekim süreçlerini kolaylaştırdık. Çin’den ihracatlar azalırken, Türkiye’den gönderiler 800 dolar altında yüzde 1, 800 dolar üstünde ise yüzde 4 artış gösterdi. Amerika gibi zor bir pazarda bu önemli bir gelişme.”
Müşteri hizmetleri alanında güçlü yapay zekâ pilotlarının sürdüğünü belirten Demiroğlu, “Gümrük süreçleri ve veri doğrulaması konusunda çalışmalar yürütüyoruz. Ayrıca ‘Hiring to Retiring’ adını verdiğimiz bir proje var. DHL’e yılda 4 milyon başvuru geliyor. Bu süreci yapay zekâ ile yönetip adayları değerlendirecek, planlayacak, ön görüşmeleri yapacak ve nihai görüşmeye kadar getirecek bir sistem üzerinde çalışıyoruz” dedi.
Fuar lojistiğinde uçtan uca hizmet
Lojistiğin ihracatın temel taşlarından biri olduğunun altını çizen Demiroğlu, DHL’in fuar sektörüne yönelik özel yatırımlarını da anlattı: “DHL olarak fuarlara uzun yıllardır özel önem veriyoruz. 25 yıldır bu kurumdayım ve her zaman özel bir fuar departmanımız oldu. Fuar sürecindeki tüm hizmetleri uçtan uca sunuyoruz: taşımacılık, sergileme, geri toplama, Türkiye’ye getirme, gümrük ve danışmanlık hizmetleri. Çok sayıda büyük fuarda varız, yeni fuarlara da girmeye çalışıyoruz.”
Fuar malzemelerinin güvenli taşınması için özel kutu sistemleri geliştirdiklerini belirten Demiroğlu, “Katlanabilen, gerektiğinde açılabilen, sağlam plastik kutularımız var. Raflanması ve saklanması kolay, kullanıldığında içindeki ürünü güçlü şekilde koruyan bir sistem. Fuar malzemeleri geri dönen malzemeler olduğu için, gittiği şekilde geri gelmesi çok kritik. Bu anlamda iyi bir hizmet verdiğimizi düşünüyorum” dedi.