EKONOMİ

Deri sektörü ihracatta yüzde 4,7 kayıp yaşadı

İstanbul Deri ve Deri Mamulleri İhracatçıları Birliği (İDMİB) Başkanı Güven Karaca, sektörün dört temel başlıkta acil destek beklediğini açıkladı.

Abone Ol

İstanbul Deri ve Deri Mamulleri İhracatçıları Birliği (İDMİB) Başkanı Güven Karaca, deri ve deri ürünleri sektörünün rekabet gücünü artırmak ve ihracatı artırmak için kamu otoritelerinden dört acil destek talep etti. Karaca, özel faiz oranlı ve teminat kolaylaştırılmış bir finansman paketinin hayata geçirilmesini, ithalat politikalarının yeniden düzenlenerek sektörün korunmasını sağlayacak uygulamalar geliştirilmesini, imalatı teşvik eden dinamik politikaların devreye alınmasını ve emek yoğun sektörlerde yaşanan iş gücü sıkıntılarını giderecek insan kaynağı politikalarının oluşturulmasını istedi. Karaca, “Doğru finansman, üretim, ithalat ve istihdam politikalarıyla sektör olarak yeniden ihracat rekorları kıracağımıza inanıyoruz” dedi.

2024 yılının Ocak-Ağustos döneminde 1 milyar 35 milyon dolar ihracat yapan sektör, 2025’in aynı döneminde 986 milyon dolar ihracat gerçekleştirdi. Önceki yıla göre yüzde 4,7’lik düşüş kaydedildiğini belirten Karaca, ihracatta yaşanan sıkıntıların aşılmasının ancak kamu-özel sektör iş birliğiyle mümkün olacağını vurguladı.

Karaca, talep edilen destekleri detaylandırarak, emek yoğun sektörlerde yüksek faiz oranlarının ihracatçıları zor durumda bıraktığını ifade etti. “Çin, Hindistan ve Avrupa Birliği’nde faiz oranları yüzde 0-5,5 arasında seyrederken Türkiye’de uzun süredir %55 civarında olan faizler, kur ve enflasyon makasıyla birleşince ihracatçının rekabet gücünü olumsuz etkiliyor. Bu nedenle emek yoğun sektörler için düşük faizli ve teminat kolaylığı sağlayan bir finansman paketi hızla devreye alınmalı” dedi.

İthalat politikalarında yeni bir yaklaşım gerektiğini belirten Karaca, “Ayakkabı sektörümüz 2017-2022 yıllarında 1,4 milyar dolardan fazla dış ticaret fazlası verirken, son iki yılda 1,1 milyar dolardan fazla açık verdi. Hammadde ve yarı mamul ithalatında vergiler sektörümüzü olumsuz etkilemeden esnetilmeli, bitmiş ürünlerde ise Türkiye’yi ithalata bağımlı hale getiren uygulamalardan vazgeçilmelidir. İmalat ve ihracatı artıracak, dış ticaret dengesini düzeltecek yeni ve güçlü önlemlere ihtiyaç var” ifadelerini kullandı.

İMALAT SANAYİNİ ÖZENDİRECEK POLİTİKALAR

Girişimci iştahının giderek azaldığını ve üretim sanayisinin yeni politikalarla desteklenmesi gerektiğini belirten Güven Karaca, "Bugün imalata dayalı sektörlerde yatırım yapma iştahının kaybolduğunu hatta kurulu kapasitelerin atıl kaldığını görüyoruz. Bu psikolojiyi canlandıracak, imalatı teşvik edecek ve kurulu kapasitenin kullanımını artıracak dinamik politika setlerinin devreye alınması kritik önem arz ediyor. Üretimi güçlendiren ve dış ticarette Türkiye'yi daha rekabetçi kılacak adımlar atılmalı." ifadelerini kullandı.

İNSAN KAYNAĞI İÇİN POLİTİKA GELİŞTİRİLMELİ

İş gücü piyasasında yaşanan sıkıntılara da dikkat çeken Karaca, orta ve uzun vadeli çözümler gerektiğini söyledi. Karaca, "Maalesef istihdamı korumakta zorlanıyoruz. Çalışan sayısını korumak şartıyla verilen İstihdamı Koruma Programı kapsamındaki destekler mevcut haliyle yetersiz ve önümüzdeki dönemde sürdürülebilir görünmüyor. Yaşlanan nüfus, EYT düzenlemesi, istihdamın imalattan hizmet sektörüne kayması gibi nedenlerle işçi bulmakta zorlanıyoruz. Bu sorunun bizim gibi merkezinde modanın yer aldığı hazır giyim ve tekstil gibi emek yoğun sektörlerde de yaşandığını biliyoruz. Bu nedenle insan kaynağı sorununu aşmak için orta ve uzun vadeli politikalar geliştirilmesi gerekiyor. Aksi halde üretimimizi sürdürmemiz giderek güçleşecek." ifadelerini kullandı.