Avrupa’nın en büyük tekstil fuarı Texhibition İstanbul, 8’inci yılında 125 ülkeden 25 binden fazla profesyoneli, 500’ün üzerinde katılımcı firma ile buluşturdu. Fuarın Türkiye’nin üretim ve marka gücünü dünyaya duyuran stratejik bir platform olduğunu vurgulayan İTHİB Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Öksüz, Türk tekstilinin 2025’in ilk 8 ayında 7,6 milyar dolarlık ihracat gerçekleştirdiğini açıkladı.
Ahmet Öksüz, fuarla ilgili mikrofonlarımıza şu açıklamalarda bulundu: “Texhibition İstanbul fuarımızı gerçekleştiriyoruz. Hakikaten çok kısa sürede oturdu ve dünya fuar takviminde yerini aldı. 500’ün üzerinde katılımcıyla, 25 binin üzerinde ziyaretçi sayısıyla fuarı kapatmayı planlıyoruz. Bu yıl alım heyetlerine daha fazla ağırlık verdik, daha kapsamlı bir alım heyeti programı düzenledik. Fuarı gezerken yabancı ziyaretçi oranının arttığını da görüyoruz. Bu da bizim asıl isteğimiz; ihracatımıza olumlu yansıması. Çünkü sektör zor bir süreçten geçiyor, biliyorsunuz. Özellikle böyle dönemlerde bu tür faaliyetler daha da önem kazanıyor. Fuar da ilk günden yoğun ilgiyle başladı.”
"İlgi hiçbir zaman azalmadı"
Ziyaretçi anlamında beklentilerini de paylaşan Öksüz, “İlk fuarımızdan itibaren ilgi hiçbir zaman azalmadı. Bunu özellikle vurgulamak istiyorum. Tek salonla başlamıştık, sonra beş salona kadar çıkardık ve burada artık tamamladık. Önemli olan, fuarı nitelik açısından daha iyi yerlere getirmek. Nitelikli bir fuar düzenlediğinizde, nitelikli ziyaretçiyi de çekebiliyorsunuz. Bu anlamda başarılı olduk ama hiçbir zaman ‘mükemmeli yaptık’ demiyoruz. Daha yapacak çok işimiz var. Şimdiden bir sonraki fuar için kolları sıvadık, yeni pazarlardan alım heyetleri düzenlemek için çalışıyoruz. Bu süreci en iyi şekilde değerlendirip daha nitelikli alıcıları buraya çekmeye devam edeceğiz,” dedi.
"Firmalarımız bu fuarda hareketliliği görüp moral buluyor"
Sektörün zor bir dönemden geçtiğini belirten Öksüz, fuarın firmalara moral ve destek sağladığını ifade etti: “En güzel moral burada diyebilirim. Firmalarımız bu fuarda hareketliliği görüp moral buluyor. Piyasada bir şeylerin devam ettiğini hissettiriyor. Yani piyasa boş değil, talep hâlâ var. Tabii maliyetlerle ilgili sıkıntılar mevcut. Bu sadece tekstile özgü değil; Türkiye’de üretim ve ihracat yapan her sektörün ortak sorunu. Biz neden daha derinden yaşıyoruz? Çünkü tekstil sektörü emek yoğun bir sektör, dolayısıyla maliyetlere daha hassas. Bu açıdan tekstil sektörü diğer sektörlerden ayrışıyor.”
"12 milyar dolarlık ihracat hedefimiz var"
2025’in ilk 8 ayındaki performansı değerlendiren Öksüz, “İhracat rakamlarına baktığınızda başarılıyız. Geçen yılın rakamlarını yakaladık, hatta biraz da üzerine çıktık. Tekstil ve hammaddeleri sektörü olarak 12 milyar dolarlık ihracat hedefimiz var; onu da tutturacak gibi görünüyoruz. Ancak iç talepte bir düşüş yaşadık. Çünkü sektör hem doğrudan ihracat yapan hem de iç piyasaya çalışan; ayrıca ihracatçı konfeksiyonculara ara ürün ve ara mal satan bir sektör. Konfeksiyon sektöründeki yavaşlama, iç talepte de düşüşe yol açtı. Ama ihracat tarafı pozitif ilerliyor. Firmalarımız da ihracatı düşürmemek için yoğun çaba gösteriyor. Gerekirse maliyetine ürün satarak ihracatı aşağıya indirmemek için gayret ediyorlar.” ifadelerini kullandı.
Texhibition İstanbul, bu yıl gerçekleştirdiği kapsamlı alım heyeti programı ve uluslararası ziyaretçi ağıyla Türk tekstil sektörünün global pazarlardaki rekabet gücünü pekiştirmeye devam ediyor.