Türkiye ekonomisinin önde gelen temsilcileri, dünya siyasetinin etkili isimleri, yatırımcılar ve fikir önderleri, 6–7 Kasım 2025 tarihlerinde İstanbul’da düzenlenecek 16. Boğaziçi Zirvesi için bir araya geliyor. Uluslararası İşbirliği Platformu (UİP) tarafından organize edilen zirve, bu yıl “Küresel Zorluklar; Yeni Gerçeklere Uyum” temasıyla gerçekleştirilecek.
UİP Kurucusu Cengiz Özgencil, Boğaziçi Zirvesi’nin yalnızca bir tartışma zemini değil, aynı zamanda küresel ekonomik diplomasinin merkezinde yer alan bir platform haline geldiğini belirterek, “Pandemi sonrası geçen beş yılda 800 milyon dolara yakın anlaşma imzalandı. Bu yıl da hem ekonomi dünyasından hem siyasetten çok sayıda önemli ismi İstanbul’da ağırlayacağız. Zirvenin yine dünya gündemine yön vereceğine inanıyoruz.” dedi.
Küresel Gündem İstanbul’da Konuşulacak
Dünyanın savaşlar, ekonomik belirsizlikler, ticaret savaşları ve yeni jeopolitik dengelerle yeniden şekillendiği bir dönemde gerçekleştirilecek zirve, bu dönüşümün ekonomik, siyasi ve toplumsal boyutlarını ele alacak. Etkinliğe bu yıl, 60’a yakın ülkeden eski devlet başkanları, başbakanlar, bakanlar, büyükelçiler, konsoloslar ve iş dünyasının önde gelen temsilcilerinden oluşan geniş bir katılım bekleniyor. Zirvede 70’e yakın yabancı ve 50’ye yakın yerli konuşmacı yer alacak.
“Dünyanın Yeni Gerçeklerine Nasıl Uyum Sağlanacak?”
Zirvenin temasına ilişkin değerlendirmelerde bulunan Cengiz Özgencil, mevcut küresel tabloya dikkat çekerek şunları söyledi:
“Bir yanda Gazze’de devam eden trajedi, diğer yanda Rusya-Ukrayna savaşı, Orta Doğu’daki belirsizlikler, Yunanistan’ın silahlanma hamleleri ve Amerika’nın ticari politikaları dünyayı yeni bir döneme zorluyor. Güçlü devletlerin yeniden haritalar çizme arzusu karşısında, gelişmekte olan ülkeler nasıl bir duruş sergileyecek? Yeni gerçeklere nasıl uyum sağlayacağız? Bu sorulara yanıt arayacağız. Ekonomik olarak pandeminin açtığı yaralar tam sarılmadan yeni risklerle karşı karşıyayız. Zirvede tüm bu başlıkları en üst düzeyde tartışacağız.”
Ekonomik Diplomasinin Merkezi
Zirvede dünya ekonomisinin gidişatı, pandemi sonrası toparlanma, altın ve gümüş piyasalarındaki değişimler, kripto paraların etkileri gibi konular da ele alınacak.
Özgencil, Boğaziçi Zirvesi’nin bir ekonomik diplomasi platformu olarak önemine vurgu yaparak şöyle konuştu:
“Geçtiğimiz 15 yılda Boğaziçi Zirvesi, kamu ve özel sektörün buluştuğu bir diyalog merkezi haline geldi. Bakanlar, devlet temsilcileri ve iş insanları burada birebir görüşmeler yaptı. Bu yönüyle zirve yalnızca ekonomik ya da siyasi bir etkinlik değil; ülkeler ve kurumlar arasında kalıcı iş birliğinin kapısını aralayan bir diplomasi köprüsüdür.”
Boğaziçi Zirvesi’nde Milyar Dolarlık İş Birlikleri ve Yeni Dönemin Gündemi: Yapay Zeka
6–7 Kasım 2025 tarihlerinde gerçekleştirilecek 16. Boğaziçi Zirvesi, bu yıl da dünya ekonomisine yön veren liderleri, yatırımcıları ve düşünce insanlarını İstanbul’da buluşturmaya hazırlanıyor. Uluslararası İşbirliği Platformu (UİP) tarafından düzenlenen zirve, “Küresel Zorluklar; Yeni Gerçeklere Uyum” temasıyla ekonomik diplomasiye ev sahipliği yapacak.
Milyar Dolara Yakın Anlaşmalara İmza Atıldı
Boğaziçi Zirvesi’nin her yıl yalnızca fikir alışverişiyle sınırlı kalmadığını, aynı zamanda büyük ticari ortaklıklara da zemin hazırladığını belirten UİP Kurucusu Cengiz Özgencil, geçmiş yıllardaki iş birliği potansiyeline dikkat çekti:
“Her sene çok farklı ülkelerden ticaret heyetleri İstanbul’a geliyor. Bu yıl da Ürdün, Güney Afrika, Arjantin ve Azerbaycan gibi ülkelerden önemli delegasyonları ağırlayacağız. Geçtiğimiz yıllarda zirvede gerçekleşen görüşmelerin ardından toplamda 800 milyon dolara yakın anlaşma yapıldığını biliyoruz. Bu rakam bize, Boğaziçi Zirvesi’nin yalnızca bir fikir platformu değil, aynı zamanda somut iş birliği fırsatlarının doğduğu küresel bir ekonomi buluşması olduğunu gösteriyor.”
Yapay Zeka, Zirvenin Yeni Odak Noktası
Bu yıl yapay zekaya özel bir bölüm ayrıldığını vurgulayan Özgencil, geleceğin en kritik gündemlerinden birine dikkat çekti:
“Dünya artık yapay zeka ve robotik dönüşüm çağında. Biz de ilk kez bu sene yapay zeka ekseninde 5 farklı panel düzenliyoruz. Japonya’dan Avustralya’ya kadar alanında önde gelen uzmanlar, yapay zekanın sağlık, sanayi ve iş dünyasında nasıl bir kapsayıcı güç haline geleceğini anlatacak. Boğaziçi Zirvesi’nin vizyonu, bu dönüşümü sadece konuşmak değil, uluslararası bir iş birliği çerçevesinde yönlendirmek.”
“Gelenlere İstanbul’u Tanıtıyoruz”
Boğaziçi Zirvesi’nin İstanbul’un uluslararası tanıtımına da katkı sunduğunu ifade eden Özgencil, şehrin dünya sahnesinde yarattığı etkiye değindi:
“Zirveye katılan devlet başkanları, bakanlar ve iş insanları İstanbul’un tarihi, kültürel ve doğal güzelliklerini yakından tanıma fırsatı buluyor. Her yıl dönüşlerinde bize mektuplar gönderip misafirperverliğimiz için teşekkür ediyorlar. Onlara özel turlar düzenleyerek İstanbul’un en güzel köşelerinde ağırlıyoruz. Bu sayede hem ülkemizi tanıtıyor hem de İstanbul’un gönüllü elçileri kazanıyoruz.”
“Bağımsız Bir Ekonomik Diplomasi Platformu”
Boğaziçi Zirvesi’nin Türkiye’de devlet desteği olmadan 16 yıldır sürdürülen en büyük uluslararası organizasyon olduğunu hatırlatan Özgencil, zirvenin tamamen özel sektör sponsorluğu ve kurumsal iş birlikleriyle hayata geçtiğini belirtti:
“Eğer uluslararası bir marka olmak istiyorsanız ekonomik bağımsızlığınızı göstermeniz gerekir. Biz bunu başardık. Dünyada pek çok ülke ekonomik diplomasi için milyarlarca dolar bütçe ayırırken, biz 16 yıldır hiçbir kamu kaynağı kullanmadan bu zirveyi düzenliyoruz. Bu durum bize güven kazandırıyor. Çünkü Boğaziçi Zirvesi’nin arkasında hiçbir siyasi ya da ticari çıkar yok.”
“Gelecekte 100 Ülkenin Katıldığı Küresel Bir Marka Olacağız”
Özgencil, Boğaziçi Zirvesi’nin geleceğine dair vizyonunu da şu sözlerle paylaştı:
“İlk yıllarda zorluklarla dolu bir yoldan geçtik, ama doğru yolda olduğumuzu gördük. Bugün zirvemize gelen herkes önce araştırıyor: Bu platform kimdir, amacı nedir, ticari mi, siyasi mi? Biz şeffaflığımızla güven kazandık. Hedefim, 10 yıl içinde en az 100 ülkenin katıldığı, dünya ekonomisine yön veren küresel bir marka yaratmak. Boğaziçi Zirvesi artık yalnızca iki günlük bir etkinlik değil, gelecekte haftalar sürecek uluslararası bir platform haline gelebilir.”